İthaf transkripsiyon Ana içeriğe atla

İthaf transkripsiyon




Fer almşken ṭuluᶜ-ı kibriyādan
Bugün bī-vāye ḳalmış her żiyādan ,
Bu mülküñ farḳı yoḳ bir tengnādan ,
Niçün nūr inmiyor artıḳ semādan ?


Bu şekk baġrımda her gün gāh ü bī-gāh
Dolaşdım (( Hū ! )) diyüp dergāh dergāh
Ümmīd itdim ki bir pīr-i dil-āgah ,
Disin (( Destūr ! )) miḥrāb-ı ḫafādan.


ᶜabā var , post var , meydānda er yoḳ ,
Ḫorāsān illerinden bir ḫaber yoḳ ,
Uzun yollarda durdum hīç ese̱r yoḳ ,
Dīyār-ı Rūm'a gelmiş evliyādan !

O yerler işte Baġdād , işte Āmid
Bügün her şuᶜleden maḥrūm , cāmid
O yerlerden gelen ṣoñ yolcı Ḥamid ;
Ḫaberdār olmaz olmuş māverādan

Tecelligāh iken biñlerce rinde
Melāmet söndi şarḳın her yerinde
Bu devriñ gerçi ṣoñ ṣoḥbetlerinde ,
Nefesler diñledik sāz-ı Rıżādan

Bu manẓūmeñle ey üstād-ı ḫoşkām ,
ᶜāliden doldurup iksīr-i ilhām ,
Leb-i ᶜuşşāḳa ṣunduñ öyle bir cām
Ki yoġrılmış türāb-ı Kerbelā'dan !

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aruz Vezni

     Aruz, ''çadırın ortasına destek olarak dikilen direk'' demektir. Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında ''hecelerin uzunluk ve kısalıkları temeline dayanan nazım ölçüsü'' anlamında kullanılır.      Arapların ilmü'ş-şi'r dedikleri şiir bilimi, aruz bilimi (ilmü'l-kāfiye) diye ikiye ayrılır. Aruz bilimi, aruz ölçüsü (aruz vezni)'nün kurallarını bildirir.      Aruz ölçüsü, Arapçanın hece dizgisine sıkı sıkıya bağlıdır, ondan ayrı düşünülemez. Arapçada temel harfler ünsüzlerdir. Bu harfler ya harekesiz (sâkin) ya da harekeli (müteharrik) olurlar. Hastalıklı harfler (hurûf-ı illet) denilen ١ (elif), د (vav), ى (ye) yani bizim uzun â, û, î ile gösterdiğimiz ünlüler, Arap dilcilerine göre bir hareke ile bir harekesiz ünsüzden birleşmiş seslerdir. Buna göre bir beyti oluşturan harfler arasında harekesiz ve harekeli harfler birlikte bulunacaktır. Bu harflerden ikisinin birleşmesine sebeb (ip), üçünün birleşmesine veted (ağaç ka...

İstiklal Marşı transkripsiyon

Ḳorḳma , sönmez bu şafaḳlarda yüzen al sancaḳ ; Sönmeden yurdumuñ üstünde tüten eñ ṣoñ ocaḳ . O benim milletimiñ yıldızıdır , parlayacaḳ ; O benimdir , o benim milletimiñdir ancaḳ . Çatma , ḳurbān olayım , çehreñi ey nāzlı hilāl ! Ḳahramān ᶜırḳıma bir gül .. Ne bu şiddet , bu celāl ? Saña olmaz dökülen ḳanlarımız ṣonra ḥelāl ; Ḥaḳḳıdır , ḥaḳḳa ṭapan , milletimiñ istiḳlāl . Ben ezelden beridir ḥür yaşadım , ḥür yaşarım . Hangi çılġın baña zencīr uracaḳmış ? Şaşarım ! Kükremiş sel gibiyim : bendimi çigner , aşarım ; Yırtarım ṭaġları , engīnlere ṣıġmam ṭaşarım . Ġarbıñ āfāḳını ṣarmışsa çelik zırhlı dīvar ; Benim īman ṭolu gögsüm gibi serḥaddim var . Ulusun , ḳorḳma ! Naṣıl böyle bir īmānı boġar , (( Medeniyyet )) didigiñ tek dişi ḳalmış canavar ? Arḳadaş ! Yurdıma alçaḳları uġratma ṣakın , Siper it gögdeñi , ṭursun bu ḥayāsızca aḳın. Ṭoġacaḳdır saña vaᶜd itdigi günler ḥaḳḳın .. Kim bilir , belki yarın , belki yarından da yaḳın. Baṣdıġıñ yerleri (( ṭopraḳ ...

Pembe İncili Kaftan transkripsiyon

     Büyük ḳubbeli serin ̣dīvān bugüñ daha sākin , daha gölgeliydi.Pencerelerinden süzülen mavi , mor , sincābī bahār żiyāları , çīnīleriniñ yeşil derinliklerinde birikiyor , ḳoyulaşıyordı.Yüksek ipek şiltelere diz çökmüş yorġun vezīrler , öñlerindeki ḫāliniñ reñkli naḳışlarına baḳıyorlar , uzun , beyāż ṣaḳalını żaᶜīf eliyle ṭutan iḫtiyār ṣadrāᶜẓamıñ sönük gözleri , ġāyet uzaḳ , ġāyet ḳaranlıḳ şeyler düşününüyor gibi mevcūd olmayan noḳṭalara dalıyordı.      - Cesūr bir adam lāzım , paşalar ... didi , biz oñun ṣırmalara , altınlara , elmāslara ġarḳ iderek gönderdigi ilçisine el öpdürmedeñ ; ancaḳ diz öpmesine müsāᶜde itdik , şübhesiz o da muḳābele itmege ḳalḳacaḳ.     - Şübhesiz.     - Hīç şübhesiz.     - Muṭlaḳā ...   Ḳubbealtı vezīrlerindeñ tamāmıyla kendi fikirlerinde oldıġını añlayan ṣadrāᶜẓam , düşündügüni daha açıḳ söyledi :     - O ḥāldebizden ilçi gidecek adamıñ çoḳ...