Ses transkripsiyon Ana içeriğe atla

Ses transkripsiyon




Günlerce ne gördüm , ne de bir kimseye sordum.
(( Yā Rab ! Hele ḳalb aġrılarım durdı ! )) diyordum ;
Ḥis var mı bu ᶜālemde neḳāhet gibi ṭatlı ?
Göñlüm bu sevinciñ ḫelecānıyla ḳanatlı , 
Bir tāze bahār ᶜālemi seyritdi felekde.
Mevsim müteḫeyyil , vaḳit aḳşamdı Bebek'de ;
Aḳşam lekesiz , ṣāf , iyi bir yüz gibi aḳşam , 
Tā ḳarşı bayırlarda ṭutuşmuş iki üç cām ,
Sākin ḳoyı , şen cebheli ḳaṣrıyla Küçükṣu ,
Ardında vaṭan semtiniñ ormanları ḳuytu ;
Bir neşᵓeli hengāmede çebçevre yamaclar , 
Hep ᶜaynī taḥassüsle meyillenmiş aġaclar
Dalġın duyuyor rüzgārıñ āhengini dal dal , 
Baḳdım süzülüp geçdi açıḳdan iki ṣandal ;
Bir laḥẓada , bir pancur açılmış gibi yazdan , 
Bir besteniñ engīn sesi yükseldi boġazdan !
Coşmuş yine bir ᶜaşḳıñ uzun ḫāṭırasıyla , 
ᶜaḳsitdi uyanmış tepelerden ṣırasıyla ,
Ṭaġ ṭaġ o güzel ses bütün eṭrāfı gezindi .
Görmüş ve geçirmiş deñiziñ ḳalbine sindi .
Ānī bir üzüntüyle bu ruᵓyādan uyandım ,
Tekrār o alev gömlegi giymiş gibi yandım .
Her yerden o , hem ᶜaynī güzellikle göründi ,
Ṣandım bu biten gün beni rām itdigi gündi .


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aruz Vezni

     Aruz, ''çadırın ortasına destek olarak dikilen direk'' demektir. Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında ''hecelerin uzunluk ve kısalıkları temeline dayanan nazım ölçüsü'' anlamında kullanılır.      Arapların ilmü'ş-şi'r dedikleri şiir bilimi, aruz bilimi (ilmü'l-kāfiye) diye ikiye ayrılır. Aruz bilimi, aruz ölçüsü (aruz vezni)'nün kurallarını bildirir.      Aruz ölçüsü, Arapçanın hece dizgisine sıkı sıkıya bağlıdır, ondan ayrı düşünülemez. Arapçada temel harfler ünsüzlerdir. Bu harfler ya harekesiz (sâkin) ya da harekeli (müteharrik) olurlar. Hastalıklı harfler (hurûf-ı illet) denilen ١ (elif), د (vav), ى (ye) yani bizim uzun â, û, î ile gösterdiğimiz ünlüler, Arap dilcilerine göre bir hareke ile bir harekesiz ünsüzden birleşmiş seslerdir. Buna göre bir beyti oluşturan harfler arasında harekesiz ve harekeli harfler birlikte bulunacaktır. Bu harflerden ikisinin birleşmesine sebeb (ip), üçünün birleşmesine veted (ağaç ka...

İstiklal Marşı transkripsiyon

Ḳorḳma , sönmez bu şafaḳlarda yüzen al sancaḳ ; Sönmeden yurdumuñ üstünde tüten eñ ṣoñ ocaḳ . O benim milletimiñ yıldızıdır , parlayacaḳ ; O benimdir , o benim milletimiñdir ancaḳ . Çatma , ḳurbān olayım , çehreñi ey nāzlı hilāl ! Ḳahramān ᶜırḳıma bir gül .. Ne bu şiddet , bu celāl ? Saña olmaz dökülen ḳanlarımız ṣonra ḥelāl ; Ḥaḳḳıdır , ḥaḳḳa ṭapan , milletimiñ istiḳlāl . Ben ezelden beridir ḥür yaşadım , ḥür yaşarım . Hangi çılġın baña zencīr uracaḳmış ? Şaşarım ! Kükremiş sel gibiyim : bendimi çigner , aşarım ; Yırtarım ṭaġları , engīnlere ṣıġmam ṭaşarım . Ġarbıñ āfāḳını ṣarmışsa çelik zırhlı dīvar ; Benim īman ṭolu gögsüm gibi serḥaddim var . Ulusun , ḳorḳma ! Naṣıl böyle bir īmānı boġar , (( Medeniyyet )) didigiñ tek dişi ḳalmış canavar ? Arḳadaş ! Yurdıma alçaḳları uġratma ṣakın , Siper it gögdeñi , ṭursun bu ḥayāsızca aḳın. Ṭoġacaḳdır saña vaᶜd itdigi günler ḥaḳḳın .. Kim bilir , belki yarın , belki yarından da yaḳın. Baṣdıġıñ yerleri (( ṭopraḳ ...

Pembe İncili Kaftan transkripsiyon

     Büyük ḳubbeli serin ̣dīvān bugüñ daha sākin , daha gölgeliydi.Pencerelerinden süzülen mavi , mor , sincābī bahār żiyāları , çīnīleriniñ yeşil derinliklerinde birikiyor , ḳoyulaşıyordı.Yüksek ipek şiltelere diz çökmüş yorġun vezīrler , öñlerindeki ḫāliniñ reñkli naḳışlarına baḳıyorlar , uzun , beyāż ṣaḳalını żaᶜīf eliyle ṭutan iḫtiyār ṣadrāᶜẓamıñ sönük gözleri , ġāyet uzaḳ , ġāyet ḳaranlıḳ şeyler düşününüyor gibi mevcūd olmayan noḳṭalara dalıyordı.      - Cesūr bir adam lāzım , paşalar ... didi , biz oñun ṣırmalara , altınlara , elmāslara ġarḳ iderek gönderdigi ilçisine el öpdürmedeñ ; ancaḳ diz öpmesine müsāᶜde itdik , şübhesiz o da muḳābele itmege ḳalḳacaḳ.     - Şübhesiz.     - Hīç şübhesiz.     - Muṭlaḳā ...   Ḳubbealtı vezīrlerindeñ tamāmıyla kendi fikirlerinde oldıġını añlayan ṣadrāᶜẓam , düşündügüni daha açıḳ söyledi :     - O ḥāldebizden ilçi gidecek adamıñ çoḳ...